Eaglemedia Yaşam Düzce Üniversitesi sulak alanda bilimsel çalışma yapıyorlar

Düzce Üniversitesi sulak alanda bilimsel çalışma yapıyorlar

Düzce Üniversitesi, sulak alanların korunması konusunda önemli çalışmalar yapıyor.

3 Dakika
Okunma Süresi

Düzce Üniversitesi, Sulak Alanların Korunması İçin Önemli Çalışmalar Yapıyor

Düzce Üniversitesi Süs ve Tıbbi Bitkiler Üretim, Uygulama ve Araştırma Merkezi (DÜSTIBAM) Müdürü Prof. Dr. Necmi Aksoy, sulak alanların hem biyolojik çeşitliliği hem de insanların geçim kaynakları açısından kritik öneme sahip olduğunu belirtti. Prof. Dr. Aksoy, her 8 kişiden birinin geçimini sulak alanlardan sağladığını vurguladı. Bu alanlar, gıda, su temini, ulaşım ve eğlence gibi birçok yaşam kaynağını sunarak insan hayatının sürdürülebilirliğine katkıda bulunuyor.

Sulak Alanların Ekosistem İçin Önemi

DÜSTIBAM, Düzce Üniversitesi'nin Batı Karadeniz Bölgesi'ndeki sulak alanlarda bilimsel çalışmalar yürütmeye devam ediyor. Düzce ilindeki Efteni Gölü gibi sulak alanlarda endemik ve nadir bitki türlerinin korunmasına yönelik önemli projeler gerçekleştirilmektedir. DÜSTBB (Düzce Üniversitesi Süs ve Tıbbi Bitkiler Botanik Bahçesi) ve DUOF Herbaryumu (Düzce Üniversitesi Orman Fakültesi Herbaryumu), sulak alan ekosistemlerinde yok olma riski taşıyan türleri kayıt altına alırken, aynı zamanda yabancı bitki türlerinin popülasyon izlemelerini de yapmaktadır.

2 Şubat Dünya Sulak Alanlar Günü: "Ortak Geleceğimiz İçin Sulak Alanları Korumak"

Prof. Dr. Necmi Aksoy, 2025 Dünya Sulak Alanlar Günü’nün temasının “Ortak Geleceğimiz İçin Sulak Alanları Korumak” olarak belirlendiğini açıkladı. Aksoy, sulak alanların korunmasının yalnızca doğal çevreyi değil, insan sağlığını, ekonomik refahı ve kültürel mirası da desteklediğini belirtti. Sulak alanların korunması gerektiğine vurgu yapan Aksoy, bu alanların biyoçeşitliliği artırarak iklim direncini yükselttiğini ve doğal afetlerin etkilerini azalttığını ifade etti.

Sulak Alanların Sürdürülebilir Yönetimi

Sulak alanların sürdürülebilir bir şekilde yönetilmesinin, doğal afetlerin etkilerini azaltabileceğini belirten Prof. Dr. Aksoy, bu ekosistemlerin fırtına dalgaları, seller ve kuraklık gibi felaketlere karşı koruma sağladığını söyledi. Ayrıca, BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri doğrultusunda sulak alanların korunması gerektiğinin altını çizdi. Aksoy, bu ekosistemlerin insanlar için sunduğu önemli hizmetlerin korunmasının, daha sağlıklı bir dünya ve toplum yaratmak için hayati olduğunu dile getirdi.

Sulak Alanların Korunması İçin Herkesin Katkısı Önemli

Prof. Dr. Aksoy, sulak alanların insan toplulukları için sağladığı gıda, su, biyolojik çeşitlilik ve diğer ekosistem hizmetleri ile insan yaşamını desteklediğini belirterek, herkesin sulak alanların korunmasına katkıda bulunması gerektiğini vurguladı. Bu ekosistemler, dünya üzerindeki tüm yaşamın sürdürülebilirliği için kritik öneme sahiptir. Aksoy, sulak alanların sağladığı yaşam hizmetlerinden herkesin eşit bir şekilde faydalanabilmesi için birlikte hareket edilmesi gerektiğini ifade etti.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *