Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu Kuruldu
Mavera Maden şirketinin, Zonguldak il sınırlarında yer alan Devrek, Akçakoca ve Alaplı ilçelerine bağlı köylerde 1774 hektar ormanlık alanı altın arama amacıyla kiralaması, bölgedeki çevre gönüllülerini harekete geçirdi. Bu gelişme, Batı Karadeniz çevresinin korunması amacıyla oluşturulan Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu’nun temellerini attı.
Bölge Doğasının Tehdit Altında
Alaplı, Devrek ve Akçakoca ilçelerinde yapılması planlanan altın madenciliği faaliyetlerine karşı çıkan çevre aktivistleri, insan sağlığının, doğal dengenin, ekolojik yaşamın ve bölgenin tarihi mirasının korunması gerektiğini vurguladı. Geçtiğimiz hafta Alaplı'da yapılan toplantıda, maden arama faaliyetlerinin yaratacağı olası çevre tahribatı ve doğaya vereceği zararlar masaya yatırıldı.
Altın Madenciliği ve Çevre Üzerindeki Etkileri
Toplantıda, Zonguldak il sınırlarında birden fazla altın madenciliği ruhsatının verilmesinin ardında "biri olmazsa diğeri olur" yaklaşımının olduğuna dikkat çekildi. Türkiye'de altın madenciliğinin büyük bir kısmının yabancı şirketler tarafından yapıldığı, bu şirketlerin devletin yalnızca yüzde 1'lik bir pay aldığı ifade edildi. Altın madenciliği için seçilen alanların çoğunlukla tarım arazileri ve su kaynaklarını içerdiği belirtilerek, bu alanların bölgedeki birçok köyün su ihtiyacını karşılayan önemli bölgeler olduğuna vurgu yapıldı.
Ayrıca, Alaplı’daki ormanların eski tarihi ormanlar olduğunun ve 1. ve 3. derece SİT alanı olarak tescillendiğinin altı çizildi. Ayrıca, bu bölgedeki bazı ağaçların dünyanın en yaşlı türlerinden biri olan porsuk ağacı gibi nadir türler olduğu ifade edildi.
Tarihi ve Ekolojik Doku Tehdit Altında
Devrek’teki altın arama alanının Bizans dönemine ait kalıntılar ve su mağaraları gibi tarihî değerler taşıdığı, bunun yanında bu bölgenin bazı yerlerinin ekolojik koruma altında olan SİT alanları olduğu belirtildi. Filyos Projesi kapsamında bu alanda yapılması planlanan göletin, bölgedeki su ihtiyacını karşılayacak şekilde tasarlandığı ifade edildi. Bu bağlamda, altın madenciliği faaliyetlerinin sadece Alaplı, Devrek ve Akçakoca'yı değil, Çaycuma’yı da etkileyebileceği vurgulandı.
Siyanür ve Çevreye Verilen Zararlar
Akçakoca’da altın madenciliği için belirlenen alanın tarım arazisi ve ormanlık bir bölge olduğu, köylülerin su ihtiyacını karşılayan gölete yalnızca 700 metre mesafede bulunduğu belirtildi. Ayrıca, bölgedeki Sarıyayla Barajı ve Melen Çayı’nın da bu faaliyetlerden etkilenebileceği ifade edildi. Toplantıda, altın madenciliği sürecinde kullanılan siyanürün, hem çevreye hem de insan sağlığına ciddi tehditler oluşturacağı, doğanın yok olmasına, su kaynaklarının kirlenmesine ve tarımın tamamen durmasına yol açabileceği uyarıları yapıldı.
Bölgedeki Çevresel Sorunlar ve Ortak Mücadele
Filyos Vadisi'nde, Zonguldak Çatalağzı’ndaki termik santrallerin yarattığı çevre kirliliği ve Ereğli’deki Erdemir’in hava kirliliği gibi mevcut çevresel sorunlar da toplantıda gündeme geldi. Batı Karadeniz bölgesindeki bu çevre sorunlarının daha da derinleşmemesi için yerel halkın ortak bir mücadele içinde olması gerektiği vurgulandı.
Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu’nun Kuruluşu
Toplantının sonunda, Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu. Bu platform, Devrek, Alaplı ve Akçakoca’daki vahşi altın madenciliği girişimlerine karşı daha güçlü bir mücadele başlatmayı amaçlıyor. Şu anda Zonguldak merkez, Ereğli, Alaplı, Akçakoca, Devrek ve Çaycuma’dan oluşan platform, zamanla çevre sorunları yaşayan diğer bölgelerle de işbirliği yaparak daha geniş bir kampanya yürütecek.
Doğayı Koruma İçin Birlikte Adım Atma Zamanı
Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu, bölgenin ekolojik dengesinin, doğal kaynaklarının ve tarihi zenginliklerinin korunması için önemli bir adım atmıştır. Platform, sadece bölge halkının değil, tüm Türkiye’nin çevre bilincinin artırılması gerektiğini savunuyor. Bölgedeki çevre sorunlarıyla mücadele etmek isteyen herkesin bu platforma katılarak doğayı koruma mücadelesine destek olması büyük önem taşımaktadır.